Tarımda devrim yaratacak Türkiye’nin ilk ‘Elektrostatik İlaçlama Makinesi’

Tarımda devrim yaratacak Türkiye’nin ilk ‘Elektrostatik İlaçlama Makinesi’

Üniversitemiz Teknokentte seri üretim aşamasına gelen ‘Elektrostatik İlaçlama Makinesi’ lansman toplantısı yapıldı
Üniversitemiz Teknoloji Geliştirme Bölgesi, Savunma Sanayi ve diğer alanlarda önemli çalışmalar başlatarak ülkemizin teknolojik atılımına önemli bir katkı daha yapıyor.
Üniversitemizde Teknokent ve Agrotek iş birliği ile geliştirilerek seri üretim aşamasına gelen, tarımda devrim yaratacak Türkiye’nin ‘Elektrostatik İlaçlama Makinesı’ lansman toplantısı, 5 Eylül 2018 tarihinde Teknokent Toplantı Salonunda gerçekleştirildi. Toplantıya Manisa Valisi Mustafa Hakan Güvençer, Rektörümüz Prof. Dr. A. Kemal Çelebi, Manisa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Mehmet Yılmaz, Manisa Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Daire Başkanı Dr. Talip Akbaş Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Hüseyin Aktaş, Teknokent Genel Müdür Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Mıynat, Manisa Tarım İl Müdür V. Metin Öztürk,  öğretim elemanları, teknokentte faaliyet gösteren firma temsilcileri, davetliler ve basın mensupları katıldı.
Teknokent Genel Müdürü Prof. Dr. Hüseyin Aktaş yaptığı açılış konuşmasında Teknokent faaliyetleri hakkında bilgi vererek, “Manisa Teknoloji Geliştirme Bölgesi faaliyete geçtikten sonra temel prensibi reel sektör olarak kullanılması ve yakın dönemde şehrimize ve ülkemize cari etkili üretecek faaliyetlerde bulunması üzerineydi. Bu konuda durum değerlendirmesi yaptığımızda hedeflerimize önemli derecede ulaştığımızı söyleyebiliriz. Bunun dışında başlangıçta planlamadığımız ama iş akışı sırasında ortaya çıkan özellikle Sayın Valimizin, Sayın Rektörümüzün ve Zafer Kalınma Ajansımızın desteğiyle Türkiye’de aynı anda iki güdümlü projeyi yürüten bir teknokent haline geldik. Güdümlü projelerimiz bizim için çok önemli. Doluluk oranımız yüzde yüz.  Türkiye’de çok fazla emsali bulunmayan bir prototipleme merkezi kuruyoruz. Ürünün tasarımından prototiplemesine kadar yapabilme kapasitesine ulaşmış olacağız ve bu yapı Kasım ayı itibariyle faaliyete geçmiş olacak. Vestel ile önemli bir maddi destek sağlayarak proje ortağı olarak çalışıyoruz. Yapmak istediğimiz şeylerden biri de aslında direk ve en direk Manisa’ya 5 yıl içinde 5 bin istihdamı nasıl kazandırabiliriz. Hayal gibi ama bunun şu anda yüzde 25-30 olasılıkları gerçekleşmiş durumda. Bu da bizim açımızdan çok önemli bir konu.
Bizim Teknoloji Geliştirme Bölgesi olarak kendi içimizde Üniversitemiz ve öğrencilerimiz ile birlikte yeni girişimcileri sisteme dâhil etmemiz gerekiyor. Bu konuda da kuluçkadan çıkarak şu anda ticari anlamda bir şirket olmuş durumda.
Agrotek firmamızın başlattığı ve özellikle bizim teknik proje danışmanlıklarını ve koordinatörlüğünü yapan Teknokent Genel Müdür Yardımcımız Dr. Öğr. Üyesi Bahattin Akgül’ün de destekleriyle oluşan bu yapı uluslararası iş birliği açısından önemli. Manisa ve Manisa tarımı açısından önemli ve iyi bir iş modeliyle yüksek seviyede ihracat potansiyeli olan bir yapı buradan çıkacak. Yani bu makinenın ilaçlama mevsiminde Manisa ve dünyada yaygın bir şekilde kullanılmasını bekliyoruz. Teknoloji Geliştirme Bölgesinin bu hale gelmesinde biz gerçekten beklemediğimiz noktalara geldik. Burada ben her zaman bir ilahi rüzgârın bizim arkamızda olduğunu düşünüyorum ve böyle biliyorum ama onun ötesinde özellikle Manisa Valimiz, ajansımız bize gerçekten çok büyük destekler verdiler. Yani bu yapının başlangıç noktalarının hızlı gelişmesi açısından çok büyük destek gördük. Rektörümüz Prof. Dr. A. Kemal çelebi bize çok esnek bir çalışma imkânı sağladı.
Teknoloji Geliştirme Bölgesi dediğimizde bir eko sistemden bahsedilir ama biz şu toplantıda bulunanlarla birlikte aslında bir eko sistemi Manisa genelinde kurmuş durumdayız. Bizim ortaklık yapımıza bakarsanız ticaret sanayi odalarımız, belediyelerimiz olduğu gibi tüzel müteşebbis firmalarımız da var. Aslında çok söylenen ama Türkiye’de yapılması o kadar kolay olmayan eko sistemi oluşturduğumuzu düşünüyorum. Katılımlarınızdan dolayı çok teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
Rektörümüz Prof. Dr. A. Kemal Çelebi yaptığı konuşmada, “Biz artık üniversite olarak, özel sektör olarak toplumun tüm kesimleri olarak kendi ayakları üzerinde duran bir toplum olabilmenin en temel şartının bilim ve teknolojide söz sahibi olduğunu idrak ettik” dedi.
Geçen 15-16 yıllık süre zarfında hükümetlerin ve devletimizin bilim ve teknoloji desteğini ekonomi ve sanayi hatta tarım politikalarının merkezine koyduğunu belirten Rektör Prof. Dr. Çelebi, “Üniversiteler çok ciddi manada desteklendi, teknokentlerin kuruluşu gerçekleşti. İşte bugün hep birlikte teknokent merkezli üniversite, sanayi, özel sektör iş birliğinin başarılı sonuçlarını paylaşıyoruz. Fakat bu noktada hala almamız gereken ciddi bir mesafe olduğunu da biliyoruz.  Ar-ge harcamalarını gayri safi milli hâsıla içindeki payı eşik değer olarak kabul edilen yüzde bire yaklaştı. Fakat ar-ge alanında yaptığımız bu harcamaların katma değer olarak ülke ekonomisine geri dönüşümü noktasında yapmamız gereken bazı değerlendirmelerin olduğu artık ilgili taraflarca dile getiriliyor. Bu harcamaları yapıyoruz ama bu harcamalardan bizim daha yüksek, daha başarılı, daha verimli sonuçlar elde etmemiz ve ar-ge harcamaları ile geliştirilen teknolojinin ekonomik bir değer kazanması ve ticarileşmesi önem kazanıyor. Bundan sonraki süreçte zannediyorum teknoloji politikalarımızı, ar-ge politikalarımızı gözden geçirmek ve revize etmek durumundayız. Doğru bir yolda ilerliyoruz. Herkes artık sorumluluklarını biliyor. Herkes ülkesini, devletini, milletini seviyor. Herkes kamu, özel fedakârca çalışıyor. Ve bu harika, güzel, başarılı neticeler ortaya çıkıyor. İlaç kullanmada, kalıntıdaki azalmada muazzam gelişmeler sağlayan bir ürün geliştirilmiş. Tabii ki  tarım sektöründe de bizim teknolojiye, ar-ge’ye büyük önem vermemiz gerekiyor.  Ar-ge deyince sadece sanayi anlıyoruz aslında teknoloji hizmet sektöründe de var, tarım sektöründe de var, dur durak bilmeyen hızla gelişen; yakalamakta zorlandığımız ama yakalayıp önüne geçmek mecburiyetinde olduğumuz bir teknoloji çağında yaşıyoruz. Üniversitemizde gerçekten öğretim üyesi arkadaşlarım, genç akademisyen arkadaşlarım artık bu konuda büyük bir azimle, gayretle, çabayla çalışıyorlar ve onların hepsi bu toplantıya büyük bir hevesle, arzuyla katıldı. Bu zihniyet dönüşümü artık toplumun üniversiteler, üniversite mensupları başta olmak üzere her kesimine ulaştı. İnşallah en kısa zamanda bu ülke kendi ayakları üzerinde durarak dışa olan bağımlılığını her alanda azaltarak kendisi üzerinde oynanan oyunları bozacak, yapılmak istenen operasyonları akamete uğratacak, boşa çıkaracak inşallah. Sadece bu ürün değil, çok güzel çalışmalar devam ediyor. İlerleyen zamanlarda bunlardan daha güzel olanlarını somut olarak gözümüzle göreceğiz. Dolayısıyla ben özellikle teknokentimiz yönetim kurulu üyelerine, genel müdür ve genel müdür yardımcısı arkadaşlarıma, teknokent ortaklarımıza, başta Ticaret ve Sanayi Odası olmak üzere, Yunusemre Belediyesi olmak üzere, diğer özel sektör ortaklarımız olmak üzere ve öğretim üyesi arkadaşlarıma yürekten teşekkür ediyorum. Biz öğrencilerimizde de bu değişimi yaşamayı arzu ediyoruz. Artık öğrenciler sadece sınıflarda, fakültelerindeki laboratuvarlarda değil, öğrenciler artık teknokentte özel sektör ile buluşuyor, kendi firmalarını kurmaya çalışıyor. Biz aynı zamanda girişimcide yetiştirmek zorundayız. Teknolojiyi geliştirmek kadar teşebbüs kabiliyetini de güçlendirmek zorundayız. Bir işin her zaman bir önderi vardır kıymetli Valimiz her zaman bizim yanımızda oldu, her zaman destekledi, kendisine Üniversitemiz adına çok teşekkür ediyorum. Değerli katılımlarınızdan dolayı hepinize teşekkür ediyor, saygılar sunuyor, inşallah ülkemiz, şehrimiz için hayırlara vesile olur diyorum, sağ olun” diye konuştu.
Agrotek Ar-Ge Müdürü Gökhan Paçacı da “Elektrostatik İlaçlama Makinesı” ürününün teknik özeliklerini katılımcılara aktararak ürünün stratejik önemine yönelik bilgilendirme yapıtı. Geliştirilen yeni nesil tarım makinaesinin yapılan test sonuçlarına göre ürün üzerindeki kalıntıda 9 kat azalma; yüzde 70 ilaç, yüzde 90 su ve yüzde 50 yakıt tasarrufu elde edildiği ifade eden Paçacı, “Yapılan Ar-Ge çalışmalarının bir sonucu olarak makinenin kullanımıyla birlikte tarım ürünleri üzerindeki kalıntı miktarının asgari seviyeye inmesi beklenmektedir. Firma olarak çevreye duyarlı ve insan sağlığını ön planda tutan inovatif yaklaşımımız gereği yeni nesil makinemizin ticari anlamda da mutlak bir başarı elde edeceğini öngörmekteyiz. Ayrıca dünyada benzeri olmayan makinemizin ülke ve dünya çiftçisine benzersiz ürünler sunma fırsatı vereceğini düşünmekteyiz. Makinemizin geliştirilmesi sürecinde işbirliği halinde olduğumuz başta Manisa Celal Bayar Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi (Teknokent), Electrostatic Spraying System (ESS) ve Protec Solutions firmalarına teşekkürlerimizi sunarız” dedi.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir